Padişah sana bir soru soracağım, bilirsen seni affedeceğim. Bilemezsen boynunun hemen vurduracağım der. “Ben dönüşte İstanbul’a hangi kapıdan gireceğim? Bunu bilmeni istiyorum” der. Hünkarım, ben şimdi hangi kapıyı dersem siz başka bir kapıdan gireceksiniz. Eğer izin verirseniz cevabı bir kağıda yazayım İstanbul’a giriş yaptıktan sonra açıp bakın. Hünkar başını olur anlamında sallayınca da cevabı bir kağıda yazıp katlar ve hünkara verir.IV. Murad kağıdı aldığı gibi yanındaki fedaisine, “hemen bu kafirin boynunu vurdurun” diye emreder. Sonrada surlarda yeni bir kapı açılmasını, şehre o kapıdan gireceğini söyler. Surlarda hızlı bir şekilde kapı açılır ve hünkar yanındakiler ile birlikte İstanbul’a o kapıdan girer. Sandalcının ne yazdığını görmek için kendinden emin bir şekilde kağıda bakan IV. Murad, hayretler içinde kalır. Kağıtta: “Hünkarım, yeni kapınız vatana millete hayırlı olsun” yazmaktadır. İşte o gün bu gündür İstanbul’da ki Yenikapı bu isim ile anılmaktadır.